CAHİT BURADAYDI

Sizin için fotoğrafçılık eğitimi kılavuzunu hazırladım! “Deklanşör hızı”, “diyafram açıklığı” ve “ISO” gibi teknik terimler sizin için karmaşık mı? Fotoğrafçılığınızı bir sonraki seviyeye taşımaya hazır mısınız? Bunun en iyi yolu, manuel nasıl çekim yapacağınızı öğrenmek.

İnanın göründüğü kadar karmaşık değil! Sadece adım adım gitmeniz gerekiyor.

Fotoğrafçılık konunuzla başlar ve fotoğrafınızı nasıl oluşturduğunuzla biter.

Manuel çekim yapmak, her fotoğraf üzerinde size önemli ölçüde daha fazla kontrol sağlar. Kameramı ilk aldığımda, teknik fotoğrafçılığı öğrenmek zor geldi. Bana kardeşim temel fotoğrafçılık eğitimi verdi. Kardeşimin önerisiyle de uzun zaman otomatik çekim yaptım.

Fotoğrafçılığınızı geliştirmek ister misiniz? İşte kameranızla manuel çekim yapmak için yeni başlayanlara fotoğrafçılık eğitimi ​​kılavuzum!

Yazımı altı başlıkta toparladım.

Kamera Çeşitleri

Gövdeler, ihtiyacınız ve bütçenize göre değişmektedir. Dört temel kamera çeşidi bulunmaktadır. Kompakt kameraya yönelmenizi tavsiye ederim. Zamanla fotoğrafçılığınızı daha da ilerletmek istiyorsanız aynasız kameralara geçiş yapabilirsiniz.

• DSLR kameralar, lensleri değiştirilebilir fotoğraf makineleridir. Daha çok fotoğrafçılıkla profesyonel olarak ilgilenenler tercih etmektedir.
• Polaroid kameralar, bas-çek diyebileceğim fotoğraf makineleri. Baskılı kameraların yeni modelleri.
• Kompakt kameralar, küçük sensörlü ve sabit lensli fotoğraf makineleridir. Az da yer kapladığı için gezginler tarafından tercih edilen bir model. Ben, bu tür olan Sony RX10 Mark IV serisi kamera kullanıyorum.
• Aynasız kameralar, dijital çekim yapan fotoğraf makineleridir.

Biraz da sensörlerden bahsedelim.

• Full Frame (Tam Çerçeve): Esasen tam çerçeve kameralarda çekilen görüntülerde daha fazla piksel bulunur, bu da daha yüksek çözünürlük ve daha kaliteli görüntüler sağlar (Baskı yapıyorsanız mükemmel). Tam çerçeve kameralar örneğin Canon Mark IV veya Sony Alpha serisidir.
• Crop (Kırpma) Sensör: Genellikle kırpma sensörlü kameralar daha ucuzdur. Ayrıca odak noktasının uzaklığını 1.5 kat daraltma özelliğine sahip. Örneğin Fujifilm X serisi.

Harika fotoğraflar çekmek istiyorsanız ihtiyacınız Tam Çerçeve Sensör!

Lensler

Öncelikle bir kit lense yatırım yapmanızı öneririm. Genellikle bu lensleri seçtiğiniz kamera gövdesiyle birlikte görürsünüz ve bu genellikle bir yakınlaştırma lensidir. Örneğin, standart bir Fujifilm kit lensi 18-55mm F/2.8’dir; yani 18 ila 55 mm arasında yakınlaştırma yapabilir ve mevcut en geniş diyafram açıklığı 2,8’dir.

• Prime lensler, tek odak uzaklığına sahip sabit lenslerdir, yani yakınlaştırmazlar. Genellikle daha güçlü bir diyaframa sahiptirler ve moda fotoğrafçılığı ve portreler için mükemmeldirler.
• Manzara fotoğrafçıları için geniş açılı bir lens de oldukça faydalı olabilir.

Fotoğraf kipmanımı mı merak ediyorsunuz? Seyahat fotoğrafçılığı için gerekli malzemelerimi burada bulun!

Kameranızı Tanıyın

YouTube’da kameranızla ilgili fotoğrafçılık eğitim videoları bulun, böylece daha kolay kullanır ve kameranızın hangi özelliklere sahip olduğunu bilirsiniz.

Kameraya yatırım yaptınız, bu yüzden tüm nasıl kullanacağınızı öğrenmelisiniz!

Kısa yollar oluşturarak için düğmeleri özelleştirmek gibi özellikleri bilin! Ayrıca telefon uygulamasını keşfedin.

Görüntü Dosyası Türü

RAW çekim yapmak, özellikle yeni başladıysanız hayat kurtarıcı olabilir. Bu, Adobe Lightroom for Desktop gibi programlarda resimlerinizi düzenlemenize ve gerekirse önemli değişiklikler yapmanıza olanak tanır.

JPG çekim yapmak biraz daha az yer kaplar ama tek faydası bu.

Dikkat, RAW formatında çekim yapıyorsanız, telefonunuza aktarmadan önce onu bir JPG’ye dönüştürmeniz gerekir.

Ancak çoğu kameranın RAW + JPG formatında çekim yapma seçeneği vardır. Bu nedenle kameranız fotoğraf aktarmak için telefonunuza bağlanabiliyorsa ve bu şekilde kullanmayı planlıyorsanız, bu ayarda çekin yaptığınızdan emin olun.

NOT: Bu ayar SD kartınızda çok yer kaplar, bu nedenle birden fazla yüksek kapasiteli SD kartınızın olduğundan emin olun.

EN İYİ ÇEKİM ZAMANI

Fotoğrafçılık için en uygun saatler, daha fazla ışık olduğu için gündüz saatleri ve ISO’nuzu rahatça ayarlayabilirsiniz. Çekim yapmak için en zor zamanlar şafak, alacakaranlık ve güneş battıktan sonra… Ayrıca çok fazla gölgeli yerler de zordur.

Sabah ve akşam kısa bir süre için “altın saat” ve “mavi saat” olarak bilinen zaman dilimleri vardır.

Fotoğrafçılık dünyasında gün doğumu ile gün batımından hemen önceki ve sonraki zamanlara “altın saat” denir. Öte yandan altın saat, görüntüleriniz için kesinlikle sihirli sonuçlar ortaya çıkaran daha yumuşak, biraz kırmızımsı bir parıltı üretir.

“Mavi saat”, tabiri ise güneşin ufkun altında zaman için kullanılır. Bu zamanlarda kalan ışık mavi bir renk efekti oluşturur.

Bununla birlikte, genel bir kural olarak, sabah erken veya gün batımından hemen önceki zamanlarda, ışık daha yumuşak olacaktır ve fotoğraflarınız da harika olacaktır.

PROFESYONEL FOTOĞRAFÇILIK AYARLARI EĞİTİMİ

Otomatik çekim yaparken kameranızın nasıl bir fotoğraf istediğinizi bilemediğini biliyor musunuz? Otomatik olarak çekim yaptığınızda kameranız benzer şekilde çalışır.

Manuel çekim yaptığınızda, tüm kamera ayarları üzerinde tam kontrole sahipsiniz. Görüntülerinize ince ayar yapabilir ve istediğiniz fotoğraflar için ideal ayarları uygulayabilirsiniz. Bulanık ve aşırı pozlu görüntülere elveda deyin!

Manuel kullanmak için bilmeniz gereken dört temel ayar var:

Pozmetre

Pozmetre bahsedilince, vizörün içindeki veya LCD ekrandaki küçük çubuk kast edilir. Bu, fotoğrafların düzgün pozlu olup olmadığını veya ayarları değiştirmek gerekip gerekmediğini gösterir.

Ölçek farklılık gösterebilir. Benim kameramda -3 ile +3 arasında.

Neden fotoğraf düzgün pozlu olmalı?

Fotoğraf çok parlaksa, birçok ayrıntı kaybolur. Aksine, çok karanlıksa, yeterince aydınlatamaz veya gölgeleri çıkaramazsınız.

Her iki durumda da sizi mutlu olmayan bir fotoğrafla baş başa bırakabilir.

Fotoğrafçılığın bir sanat olduğunu unutmayın. Bazı fotoğrafçılar az pozlu çekim yapmayı severken, diğerleri aşırı pozlu bir tarzı tercih eder. Ancak yeniyseniz, fotoğraflarınızı düzgün bir şekilde ortaya çıkarmak için dengelemenizi (metrede 0) ve düzenleme sürecinde kişisel tarzınızı ortaya çıkarmanızı özellikle öneriyorum.

Bu, düzenlemek için iyi bir fotoğrafınız olmanızı sağlar ve onu kurtarmak için endişelenmenize gerek kalmaz.

Gölgeleri kaldırmak, aşırı pozu düzeltmekten daha kolaydır.

Diyafram (Aperture)

Diyafram, lensin ne kadar açık olacağını kontrol eder.

Bu çok önemli bir husustur çünkü iki şeyi etkiler: lensinize ne kadar ışık girecek ve sahneye ne kadarına odaklanacaksınız.

Diyafram genellikle F-değeri olarak adlandırılır.

Bu, istediğiniz alan derinliğini elde etmek için ustalaşmanız gereken ayardır!

Pek çok insanın sevdiği bir portrenin bulanık arka planı mı var? Buna “boke” denir ve diyaframı nasıl ayarlayacağınızı öğrenerek bunu yapabilirsiniz.

• Düşük değerli diyafram (F/1,4 – F/5,6) size sığ bir alan derinliği verir ve daha fazla boke efekti yaratır.
• Bir manzara çekimi yapıyorsanız ve tüm sahnenin (özne ve arka plan) odakta olmasını istiyorsanız, daha yüksek değerli bir diyafram kullanmalısınız (Ör. F/10 – F/22).

• Özneye Yakın: Fotoğrafçı özneye ne kadar yakın olursa, sığ alan derinliği o kadar belirgin olacaktır. Bu özneye yakın durduğunuz anlamına gelir. Böyle durumda, özneyle mesafenizi açın ve odak noktasını özneye yaklaştırmak için bir yakınlaştırma lensi kullanmalısınız.
• Özneden Uzak: Özneden uzaklığınız fazlaysa, F/2.8 gibi düşük bir diyafram açıklığı kullansanız bile fazla boke elde edemezsiniz.
• Özne İle Arka Plan Arasındaki Mesafe: Bu mesafe yakınsa, öznenin arka plana uzak olduğu duruma göre daha az boke olur.

Diyaframın alan derinliğini nasıl etkilediğini anladığımıza göre, şimdi ışığı nasıl etkilediğini gözden geçirelim.

• Değer (Ör. F/2.8) ne kadar düşük olursa, o kadar fazla ışık içeri girer.
• Değer (Ör. F/11) ne kadar yüksek olursa, içeriye o kadar az ışık girer.

Deklanşör Hızı (Shutter Speed)

Deklanşör hızı, kameranızın ışığı açığa çıkarmak için ne kadar uzun veya kısa süre açık kalacağını kontrol eder. Bu, fotoğrafınızın net mi yoksa bulanık mı olduğunu belirler (bulanıklaşan arabaları veya akan suları düşünün).

Dışarısı aydınlık olduğunda, sahnenin soluklaşmaması için daha hızlı bir deklanşör hızı gereklidir.

Diyafram, göz bebeğinizin karanlıkta genişlemesi gibi çalışır. Bu sırada deklanşör, göz kapağının kapanıp açılması gibi aşağı iner.

Hangi deklanşör hızını kullanacağınızı nasıl bileceksiniz?

BULANIKLIKTAN KAÇININ: Bu, düşük ışık senaryolarına özgüdür. Tripod olmadan kullanabileceğiniz en düşük deklanşör hızını hesaplamak aslında oldukça kolay. Lensinizin uzunluğunun 2 katını ölçün.

Deklanşör hızı ne kadar düşükse, o kadar fazla ışık olduğunu unutmayın. Bu nedenle, deklanşör hızınızı düşürüyorsanız ISO’nuzu artırmaktan kaçının.

HAREKET EDEN BİR OBJEYİ YAKALAYIN: Hareket eden bir nesneyi (koşan biri, hareketli bulutları, metro treni) yakalamaya çalışıyorsanız ve çok ışıklı ortamlar için yüksek bir deklanşör hızına ihtiyacınız var. Böylece göz alıcı çekimler yapabilirsiniz.

ÇOK DÜŞÜK IŞIK: Tripod kullanıyorsanız, düşük deklanşör hızlarıyla müthiş fotoğraflar çekin! Bu, gece fotoğrafçılığı ve aşırı düşük ışık koşulları için kullanacağınız şey. Böylece bir tripod ile deklanşörünüzü istediğiniz kadar açık bırakabilirsiniz.

ISO

ISO, kameranızın ışığa duyarlılığını kontrol eder ve fotoğrafınızın parazitliğini etkiler.

Burada ışık durumları için doğru ISO değerini öğrenmeniz gerek.

• Çok güneşli günler için ISO’nuzu 200-400’e düşebilirsiniz.
• Düşük ışık koşullarında çekim yapıyorsanız, ISO’nuzu 3200 gibi bir değere yükseltmelisiniz.

ISO’nuz ne kadar yüksek olursa, fotoğrafınız o kadar parazitli olur; bu nedenle çoğunlukla mümkün olan en düşük ISO’u seçin. Deklanşör hızı diyafram ve ISO birlikte çalışır. Dolayısıyla, daha yüksek bir ISO kullanmaktan kaçınmak için F/2.8 (daha fazla ışık girmesine izin vermek için) gibi daha geniş bir diyafram kullanmak isteyebilirsiniz.

Bonus

Farklı ayarlarla oynamaya başladığınızda, biraz kafanız karışabilir. Fotoğrafçılık eğitimi için kullanışlı bir ipucu size. Kameranızın aslında size kolaylık veren bir ayarı var!

Öncelikli modlardan bahsediyorum.

Kameraların yukarıda söylediğim 3 fotoğrafçılık modundan birini öncelikli yaparak çekim türünüze göre kullanabilirsiniz. Öncelikli çekim yeni başlayanlar için harika bir ilk adım. Her şeyi basitleştirir.

Diyafram, ISO, deklanşör hızı modlarından biri öncelikli kullanıldığında, diğerleri otomatik olarak ayarlanacaktır. Bu şekilde sadece bir modu kontrol ederek ona yoğunlaşabilirsiniz.

Genellikle tercih edilen diyafram önceliğidir, böylece alan derinliğine yoğunlaşabilirsiniz. Diyafram önceliğini A olarak gösterilir. Bütün ayarları kendiniz yaparak yeteneğinizi geliştirmek istiyorsanız manuel çekim M olarak gösterilir.

Ben genellikle ISO öncelikli çekim yapıyorum. Fakat hareketli özne gibi özel bir çekim yaparken manuel moda geçiyorum.

Bütün bunlar pratik gerektirir! Diyafram, ISO ve deklanşör hızının birlikte nasıl çalıştığına dair bir fikir edinmenin yolu farklı senaryolarda çekimler yapmaktır.

Ayrıca sürekli çekim ayarı ile kuşları vb. yakalayabilirsiniz!

IŞIKLA BOYAMA TEKNİĞİ

Pozlamanızı uzun tutmanıza gerek yok. Ancak, görüntünüzü sabitlemek için bir tripoda ihtiyacınız var. Kesin bir ayar yoktur, çünkü çekiminiz bulunduğunuz ortama bağlıdır.

En iyi sonuçları almak için ortamın karanlık olduğundan emin olun. Trafik, ev veya sokak ışıklarından uzak durun. Hava kararmadan önce çekim yapabilirsiniz.

Telefonunuzun ışığını dâhi kullanabilirsiniz. İlk resimde beni görüyor musunuz?

Çizim veya Yazı Uygulaması

Uygulamanızı sağdan sola doğru yazmanız gerek. Bu nedenle, bitişik yazı en iyi sonucu verir!

ISO: ISO 400 ile başlayın. ISO hakkında çok önemli değil çünkü giren ışığı belirlemek için deklanşör hızını kullanacağız.

Diyafram: F/4’te başlayın. Doğru alan derinliğini yakalamalısınız ve ışık kaynağınız odakta kalmalıdır. F değeriniz ne kadar düşükse (örneğin F/2.8), çizgileriniz o kadar parlak ve kalın görünecektir. F değeriniz ne kadar yüksekse (örneğin F/8), çizgileriniz o kadar rafine ve ince görünecektir. Kişisel tercihinize göre ayarlayın!

Deklanşör Hızı: 5 saniyelik bir deklanşör hızıyla başlayın. Doğru ışığı elde etmek için deklanşör hızınızı artırın veya azaltın.

Uygulamanız boyunca deklanşörünüz açık kalmalı! Böylece harika bir kare yakalarsınız. Daha belirgin bir boyama için deklanşör hızını düşürün.

Faydalı İpucu: Zamanlayıcı ile süreyi ayarlayın, odaklanmak için deklanşöre yarım basın, ardından zamanlayıcıyı başlatmak için tam basın ve süre bittiğinde çekim otomatik gerçekleşir.

Portre Çekimi

Bir maytap ile normal bir fotoğraf veya doğum günü kutlaması çekimi mi yapmak istiyorsunuz?

ISO: ISO 400 ile başlayın.

Diyafram: F/4’te başlayın. Değeri, istediğiniz alan derinliğine göre biraz daha düşük ayarlayabilirsiniz. Özneniz bulanıkken maytabın odakta olmasını istiyorsanız, F/2.8’e inin. Özneniz istediğinizden daha bulanıksa F değerinizi artırın.

Deklanşör Hızı: 1-2 saniyelik bir deklanşör ideal! Öznenizin hiç kıpırdamaması gerek ve en güzel çekim, maytap öznenin yüzünü aydınlatacak kadar yakın olduğunda oluyor!

TEMEL FOTOĞRAFÇILIK EĞİTİMİ İPUÇLARI

Dijital fotoğrafçılık eğitimi için size birkaç ipucu daha!

Kompozisyon

Kompozisyon, görüntünüzde ne olacağını nasıl düzenlediğinizdir. Bu söz konusu olduğunda (nesnelerin/insanların çerçevenizdeki konumu), öğrenilmesi gereken ilk şey Üçler Kuralıdır. Izgara görünümünü, bunu kullanmanıza izin verir.

Üçler Kuralı, dokuz parça oluşturmak için görüntünün üçe bölünmesidir.

Dokuz parçaya bölünmüş ekranınızda, fotoğrafın merkez parçası olması gereken dört önemli noktasını tespit edebilirsiniz. Öznenizi tam merkeze yerleştirmek yerine, onu çizgilerin dört kesişme noktasından birine yerleştirebilirsiniz.

Üçler kuralı, gözlerimizin çekici bulduğu şeylerin dengesinde rol oynar.

Fotoğrafçılık bir bilim değil de sanat olduğundan, Üçler Kuralı her zaman uymanız gereken mutlak bir kural değildir. Dengeli fotoğraflar oluşturmanıza ve çekmenize yardımcı olacak bir kılavuz olarak kullanabilirsiniz.

Kılavuz çizgileri ayarlanmış olsun veya olmasın, fotoğrafınızdaki her şeyin düz olduğundan emin olun. Bazı kameralarda ayrıca, benimki gibi kameranızın dengede olduğunu bir seviye göstergesi bulunur. Ufuk çizgisi veya başka bir dengeleme çizgisi görünüyorsa, çekiminizde tam karşısında olduğundan emin olun.

Odaklama

Otomatik odaklama (AF) açıkken fotoğraf çekiyorum. Modern kameraların çoğunda vardır ve bu ayarı açık bırakabilirsiniz. Ancak, ihtiyacınız olduğunda otomatik odaktan manuel odaklamaya (MF) nereden geçeceğinizi bilmelisiniz.

Beyaz Dengesi

Beyaz dengesi fotoğrafınızın sıcaklığını ayarlar.

Beyaz dengesi fotoğrafınızın tonunun daha mavi mi yoksa sarı mı olacağını belirleyen sıcaklık ayarıdır. Tutarlı bir ton, size muhteşem fotoğraf verir! Gün ışığı çekimi, bulutlu hava ve diğer koşullar için beyaz dengesi seçeneklerini kullanın.

Zorlu koşullarda değiştireceğiniz senaryolar var, ancak benimkini otomatik olarak bırakıyorum.